İngiliz holiganlar tarafından oluşturulmuştur. Bu kısaltma kısa sürede çok fazla kişi tarafından kullanılmaya başlanmıştır.T-shirtlere, bardaklara, bilekliklere model olan bu kısaltmayı vücuduna dövme olarak yaptıran taraftarlar bile vardır.
Güney Avrupa ve Güney Amerika çevresinde polisi stadyumlarda istemeyen taraftarların sıkça kullandığı bir ''klişe'' halini almıştır.
Yönetmenliğini Stefano Sollima'nın yaptığı 2012 yapımı bir İtalyan filmi olan A.C.A.B adından da anlaşılacağı üzere tam da bu konu üzerinde durmaktadır.
A.C.A.B deyimi ilk olarak sadece ayarsız şiddet uygulayan polislere karşı başlatılmıştır.Fakat zamanla yayılan bu deyim tüm polisleri kapsamaya başlamıştır.
Polislerin tepkisini çeken bu deyim yüzünden İtalya ve İngiltere gibi ülkelere A.C.A.B dövmesi olan kişiler girememektedir. Bu ülkelerde yaşayan insanlar ise bu dövmelerden ötürü sert müdahalelere maruz kalmaktadır.
Avrupa'da stadyuma sokulması yasak olan A.C.A.B pankartlarını tribünlere sokmakta direten taraftarlarla polis arasında sıkça olaylar çıkmaktadır. Pankartları stadyuma sokmak için çeşitli yollara başvuran taraftarların en sık başvurduğu yol, A.C.A.B nin anlamından habersiz olan polislere farklı anlamda olduğunu söylemek. Bu anlamlar genelde; ''All Cops Are Beatiful'',''All Colors Are Beatiful'' dır.
A.C.A.B basit bir söz değildir.Belki ilk oluşturulduğunda amaç basit bir tepki gösterme şekliydi, fakat zamanla dünya genelinde yayılarak bir felsefe halini aldı.
Taraftarlar ACAB felsefesini o kadar benimsemiş olacak ki, üzerine şarkılar bile yazmışlar:
Ülkemizde A.C.A.B felsefesiyle alakalı çok şiddetli olaylara rastlanmamaktadır.
Türk taraftarlar her olayda olduğu gibi bu olayda da farklılıklarını ortaya koymuşlardır. İşte taraftarların polise karşı yazdıkları beste :
Sık bakalım, sık bakalım
Biber gazı sık bakalım
Kaskını çıkar
Copunu bırak
Delikanlı kim bakalım!!
Yeni yazılarda görüşmek üzere. Bizimle kalın...
0 yorum:
Speak up your mind
Tell us what you're thinking... !